Akıllı Telefonlarla Gelen Ruh Sağlığı: Kolaylık mı, Tuzak mı?

Son yıllarda dijital sağlık çözümleri, hayatımızın birçok alanında olduğu gibi psikolojik destek arayışımızda da devreye girdi. Özellikle pandemi sonrasında bireylerin ruh sağlığına dair desteğe olan ihtiyacının artmasıyla birlikte terapi uygulamaları patlama yaşadı. Peki, bu uygulamalar gerçekten sandığımız kadar faydalı mı, yoksa işin içinde başka dinamikler mi var?

Popüler Terapi Uygulamaları Ne Vaat Ediyor?

BetterHelp, Alma, Headway ve Grow gibi uygulamalar; kullanıcıya uygun bir terapist bulmayı, seans planlamayı ve hatta fatura işlemlerini dahi üstlenmeyi vaat ediyor. ‘Sadece birkaç tıklama ile terapistinizle görüşmeye başlayabilirsiniz’ diyorlar. Kulağa hoş geliyor değil mi? Ama biraz derine indiğimizde işler o kadar da parlak değil gibi…

Terapistlerin Gözüyle Dijital Platformlar

Birçok terapist, bu platformların teknik kolaylıklarının ötesinde bazı ahlaki ve mesleki çelişkiler barındırdığını dile getiriyor. Örneğin; bazı sigorta şirketlerinin bu platformların yatırımcıları olması, kullanıcı verilerinin anonim bile olsa üçüncü taraflarla paylaşılma ihtimalini akla getiriyor. 🙄

Bir terapist şöyle diyor: “Bu platformlar, bir yandan bizi daha iyi gelir elde etmeye yönlendirirken bir yandan da hastalarımızın bilgilerinin yanlış ellere geçmesini göze aldırıyor. Bu da ruh sağlığı gibi hassas bir alanda büyük bir çatışmaya neden oluyor.”

Sigorta Sistemiyle Dans Etmek

Amerika'da terapi sürecine sigorta dahil etmek oldukça karmaşık. Terapistler, bireysel sözleşmeler yerine Alma gibi platformlar sayesinde daha yüksek ödeme alabiliyorlar. Çünkü bu uygulamalar “tek bir klinik” gibi toplu pazarlık gücüne sahip. Ancak bu kolaylık bedava gelmiyor, terapistleri sistemin kontrolünden çıkartıp daha büyük ağların içine hapsediyor.

Otamatik Ödeme, Sürpriz Borçlar 💸

İşin bir başka tarafı da, bu uygulamaların danışanları otomatik ödeme sistemlerine yönlendirmesi. Düşünsene, uygulama bir anda hesabından binlerce lira çekmiş! Üstelik bu, yanlış hesaplanmış bir sigorta katkı payı yüzünden olabilir.

Bir başka terapistin uyarısı şöyle: “İnsanlar zar zor 30–40 dolar bulup terapiye gidiyor. Sonra hesabında devasa bir ödeme görünce terapi değil şok yaşıyorlar.

Yoksulluk Sarmalı ve Mesleki Bağımsızlık

Terapistlerin büyük bir kısmı özel muayenehanesinde çalışmak istiyor ama ekonomik zorluklar onları bu dijital platformlara mecbur bırakıyor. Uygulamalar ise hem bu bağımlılığı kullanıyor hem de onları sistemin birer parçası haline getiriyor.

Terapistler olarak büyük tekno şirketleri ruh sağlığının içine karıştırmak istemiyoruz… Ama biz de faturaları ödemek zorundayız” diyor bir uzman. Durum adeta aç kalmamak için ruhunu kiraya vermek gibi…

Haydi, Mini Ruhsal İlk Yardım Çantanı Hazırla 🧠

Bu yoğun teknoloji-ruh sağlığı çarpışmasının ortasında kendimizi kaybetmemek önemli. Ruhsal dayanıklılığımızı artırmak için “Reset Me” listesi gibi zihinsel kısa devre önleyici rutinlere ihtiyacımız var.

Yani en basitinden kendine ‘yeniden başlat’ tuşu bul. Bu bir kahve içmek olabilir, belki Ankara’daki Kuğulu Park’ta yürümek… Ya da kulaklığı takıp Sezen Aksu dinlemek. Ne seni tekrar merkeze getiriyorsa, not et ve uygulamaya koy ❤️

Sonuç: Terapi uygulamaları birer sihirli değnek değil. Kendi zihinsel sağlığın için karar verirken hem konforu hem de mahremiyeti göz önünde tut. 👁️‍🗨️

Unutma, bazı şeyler kolay geldiği kadar derindir... Ve ruh sağlığı bu konuların en başında yer alır.