Sevgili okurlar ya da okumadan geçenler ya da bu yazıdan haberi bile olmayanlar, iğrenç yazı dizim kaldığı yerden devam ediyor. Aslında kesip atayım diye çok düşündüm ama içimdeki iş disiplini buna izin vermedi. Bugün kimler var bakalım otel odasında ölen..

Ama bugün geriye kalan bütün ünlülerimizin otel odasındaki ölümlerinin nasıl gerçekleştiğini ve hayatlarının kısa bir özetini geçicez. Önceki bölümlerde 2'şer kişi inceliyoduk şimdi geri kalanları bitiricez ya o yüzden yazı uzun oldu biraz. Ama mağsunuzun tekerleğini aşağı doğru çevirin hızlıca geçer.

9.  John Belushi



John Belushi, (tam adı, Adam John Belushi), (d. 24 Ocak 1949, Chicago - ö. 5 Mart 1982,Los Angeles), ABD'li komedyen, oyuncu, yazar, müzisyen.
Arnavut asıllı bir kasiyer kadın olan Agnes ile restoran işletmecisi Adam Belushi'nin oğlu ve ünlü oyuncu James Belushi 'nin kardeşi olan John Belushi, ilköğrenimi sırasında ele avuca sığmaz bir yapıdayken, lise yıllarında başarılı bir öğrencilik sergiledi. Okulun basketbol takımında oldukça iyi bir performans sergilemesi üzerine öğretmenleri tarafından gelecek kariyerinin bu yönde çizilmesi ve babasının restorana ortaklık önerilerine karşın o, 1967 yılındaki mezuniyetinden sonra oyunculuğu seçti. 1971 yılında Chicago'da "İkinci Şehir (The Second City)" adlı bir topluluğa katılarak komedi gösterileri yaptı. Güçlü mimikleriyle canlandırdığı karakterler, izleyicilerinin hafızasında yer eden sanatçı, 1941 filmiyle de iyi bir oyunculuk sergiledi.

Ölümü çeşitli tartışamalara dayanarak çok büyük bir kesinlik kazanmayan sanatçı, 33 yaşındayken Sunset Bulvarı'nda 3 numaralı bungalowda ölü bulundu. Öldüğü gece arkadaşları Robert De Niro ve Robin Williams tarafından ziyaret edilen  Belushi'nin ölüm nedeni olarak patologlar tarafından, "aşırı dozda eroin ve kokain alımından doğan bir kaza" raporu tutuldu. National Requirer gazetesinin yayımladığı "Belushi'yi ben öldürdüm" başlıklı röportajın ardından, arkadaşı Smith Toronto tutuklanarak "istemeden ölüme sebebiyet vermek" suçuyla yargılandı ve 15 ay ceza aldı.


10.  Danyal Topatan

Ahmet Danyal Topatan (d. 1916, Tarsus, Mersin - ö. 26 Eylül 1975, İstanbul) Ermeni asıllı Türk sinema, tiyatro ve dizi oyuncusu.
Gerçek ismi Danyel olan aktör ortaokul 1. sınıfta eğitimini yarım bırakarak seçimini Yeşilçam'dan yana yapmış ve sinemaya 1953 yılında çekilen Drakula İstanbul'da filmi ile giriş yapmıştı. Yüzlerce filmde karakter oyuncusu olarak rol aldı. Karaoğlan filmlerinde canlandırdığı Camokakarakteri ile kitleler tarafından tanındı. Ölümü 1975 yılında, kimine göre kanserken kimine göre uyuşturucudur.

11.  Erhan Göksel

Soldaki hafif iri abimiz kendisi
Erhan Göksel, (d. 1959, Ankara) - (ö. 21 Mayıs 2010, ABD) Tıp doktoru, ekonomist, araştırmacı.
1959 yılında Ankara'da doğmuştur. Evli ve iki çocuk babasıdır. 21 Mayıs 2010 tarihinde ABD'de kalp krizi sonucunda vefat etmiştir.
1976 yılında girdiği Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 1982 yılında mezun olmuştur. Ekonomi dalında doktora yapmıştır. Politik psikoloji üzerine çalışmıştır.
ABD'deki bir bankanın yönetim kurulundan aldığı iş teklifini değerlendirerek geçici süreyle ABD'de ikamet etmeye başlamıştır. Yaşadığı New Jersey eyaletinde bir otel odasında sabah saatlerinde vefat etmiştir. ABD'li yetkililerce açıklanan ilk belirlemelerde ölüm nedeni tespit edilememiş olsa da, bir gün sonra yapılan açıklamada, ölüm nedeninin kalp krizi olduğu kanısına varılmıştır.

12.  Aykut Oray
Aykut Oray (d. 13 Ekim 1942, Dinar, Afyonkarahisar - ö. 11 Ağustos 2009, Köyceğiz, Muğla),Türk Tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu.
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Ön Asya Dilleri ve Kültürleri bölümünden mezun oldu. Hititoloji üzerine Yükseklisans yaptı. 1961 yılında İstanbul Üniversitesi Talebe Birliği Gençlik Tiyatrosu’nda tiyatroya başladı, 1963 yılında profesyonel oldu.  Birçok oyunda rol aldı. 1988 yılında ‘Perihan Abla’ dizisinde birkaç bölüm rol alarak televizyona adım attı. Pek çok sinema filmi ve dizi filmlerde oynadı. Marmara Üniversitesi Sinema-Televizyon bölümünde ve Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nde ders verdi. CHP'ye üye olarak politikada yer aldı. Sağlam ve yürekten bir Beşiktaşlıydı. Evli ve 2 çocuk babasıydı.
Muğla'nın Köyceğiz ilçesinde 4. Kaunos Altın Aslan Türk Filmleri Festivali'ne katılan sinema oyuncusu 11 Ağustos 2009 tarihinde kaldığı otelde geçirdiği kalp krizi sonucu öldü. 13 Ağustos 2009 tarihinde Çengelköy Mezarlığında toprağa verildi.



13.  Azer Bülbül

Türkiye onu ilk kez türkü söylerken titredigini gördü ve o sekilde tanidi. Azer bülbül 1969 yılında Kars Akyaka bağlı Arpaçay da dünyaya geldi. Söylerken kendinden geçen ve titreyen kisiligi çok meshur oldu.
Azer Bülbül'ün gerçek ismi Sübutay Kesgin'dir. Ülkemizin sevilen sanatçilarindan olan Azer Bülbül sesinin güzelligi ve ekranda gösterdigi performans ile kendini sevdirmeyi basardi. 
Azer bülbül daha sonra ailesi ile birlikte Almanya'ya yerleşti. Müzik yaşantısına "Garip Yolcu" albümü ile başlayan Azer Bülbül daha sonra Halk Müziği - Arabesk tarzında "Yalan Olur" , "Ben Sana Vurgunum" , "Fırat" gibi albümleri ile müzik yaşantısına devam ederken asıl patlamayı 1996 yılında çıkardığı "Ben Babayım" adlı albümü ile yapdı. Bu albümde yer alan "Yaralandınmı Ey Can " , "Dokunmayın Çok Fenayım " ve "Her An Herşey Olabilir" adlı parçaları ile büyük ses getirmiş ve sesini milyonlara sevdirmişdi.

Bazıları için "tek kasetlik ünlüydü" ve belkide "zamanla kaybolanlardan olacaktı" . Ancak Azer Bülbül "Ağıt", "Zordayım" ve  "Kör Kurşun" ile ardı ardına tek kelime ile "Klasik" olacak albümlere imza atıyor ve adını müzik dünyasına "Altın Harflerle" yazdırıyordu.

14. Sid Vicious

ohn Simon Ritchie 1957 yılında Londra'da doğdu. Babasi John Ritchie ve annesi Ann Randall o küçük yaştayken ayrıldılar. Ayrılığın ardından Ann oğluna tek başına bakmak zorunda kaldı. Arkadaşlarının yanına yerleşmek için Londra'yi terk etti ve İbiza adasına yerleşti. Burada uyuşturucu satarak geçimini sağlamaya başladı. 1965'de Londra'ya döndüğünde John 8 yaşındaydı. Bir süre sonra Ann oğlunu sokağa terk etti. Ergenlik çağına geldiğinde John saldırgan ve önceden kestirilmez karakterli bir çocuk olarak tanınıyordu. Bir The Ramones fanatiği olmadan önce David Bowie ve T-Rex gibi müzisyenleri dinledi. "The Johns" adında bir çeteye üye oldu. Bu dönemde arkadaşı Johnny Rottenona saldırgan karakterinden ötürü "Sid Vicious" adını taktı. Johnny 1976 yılında solistliğini üstleneceği Sex Pistols grubunu kurdu, Sid henüz 19 yaşındaydı.
Sex Pistols'un kışkırtıcı stili onun ilk zamanlarında fazla sevilmemesine neden oldu. Bu durum grupta bas gitar çalan Glen Matlock'un ayrılmasına neden oldu (kendi deyişiyle "çok fazla" Beatles dinliyordu). Bu olayın ardından Johnny boşalan yeri Sid ile doldurmayı düşündü. Sid, Sex Pistols'da yedek baterist olarak görev yapmıştı fakat daha önce hiç bas gitar çalmamıştı. Mart 1977'de bas gitar çalmayı öğrenmeye başladı. Bu dönemden sonra Sex Pistols daha kaotik ve cürretkar bir havaya büründü. Fanatikleri kendilerini "Punk" olarak adlandırmaya başladılar. Sid, grubun kışkırtıcı karakterini en üst noktaya taşıdı. Konserlerinde üzerinde gamalı haç bulunan tişörtler giydi. Slogan olarak seçtikleri "No Future" (Gelecek yok), artık kaybedecek hiçbir şeyi kalmayan bir nesle gönderme yapıyordu. Şiddet ve uyuşturucu kullanımı Sex Pistols'un konserlerinde sıkça görülüyordu (Pogo kültüru bu şekilde doğdu). Johnny Rotten'ın Linda adli bir arkadaşına yaptığı ziyaret esnasında Sid Vicious, Nancy Spungen ile tanıştı. Bu olay ikilinin ölümlerine dek uzanacak ilişkilerinin temellerini atmış oldu.
10 Ekim 1978 Sid'in hayatı için bir dönüm noktası oldu. Nancy Spungen'in bıçaklanmış cesedi kaldıkları otel odasında (Chelsea Hotel) bulundu.100 numaralı odada Sid yakalandi 2 dereceden cinayetle suçlandı ve hemen ardından kefaletle serbest bırakıldı. Soruşturmanın ardından polis, cinayetin uyuşturucu satıcıları arasındaki bir antlaşmazlık sonucu işlendiğine karar verdi. Duruşma zamanını beklerken Sid'in firar ettiği haberi geldi ve 2 şubat 1979'da cesedi bir otel odasında bulundu. Yüksek dozda eroinden ölen Sid, 21 yaşındaydı.


15.  Paul Gray


Paul Gray (d. 8 Nisan 1972 - ö. 24 Mayıs 2010Slipknot'ın kurucularındandır. Grubun bas gitaristi söz yazarı ve arka vokalidir.

24 Mayıs 2010'da The Des Moines RegisterUrbandaleIowa'daki Towneplace Suites otelinde Gray'in ölü bulunduğunu bildirdi.Cesedi, ölümü sırasında ilk çocuklarını bekleyen karısı Brenna tarafından bulundu. Yapılan ilk otopsiye göre olayın cinayet ya da travma nedeniyle gerçekleşmediği ortaya çıktı. Ertesi gün, 25 Mayıs 2010'da, The Des Moines Register gazetesi, WOI-TV tarafından elde edilen bir 911 teybine göre, şişeler dolusu ilaç ve bir şırınga Gray'in otel odasında cesedinin yanında bulunduğu duyurdu.

21 Haziran 2010'da , otopsi sonuçlarına göre Gray'ın kazayla aşırı dozda morfin ve fentanil aldığı ve ayrıca ciddi kalp rahatsızlıkları olduğu belirlendi. Bir ay sonra, 30 Temmuz 2010'da Paul Gray öldükten sonra Kerrang! dergisi tarafından "Services to Metal" ödülü ile ödüllendirildi, ödülü onun adına Corey Taylor aldı. Slipknot, Gray'in ölümünün ardından onun yerine bas gitaristlik için eski bir Slipknot üyesi olan Donnie Steele ile anlaştılar.

16.  Whitney Houston


Whitney Houston (d. 9 Ağustos 1963 - ö. 11 Şubat 2012), ABD'li şarkıcı. Dünyanın en çok ödül alan bayan sanatçısı ünvanını alarak rekorlar kitabına girmiştir. (2006 itibariyle 411 ödül)
Whitney Houston, Ciccy Houston gibi başarılı bir gospel sanatçısının kızı, Dionne Warwick gibi başarılı bir R&B sanatçısının kuzeni olarak dünyaya geldi. Ayrıca efsane isim Aretha Franklin vaftiz annesiydi. Böyle bir ailede Whitney de çocukluk yaşlarından itibaren müzikle ilgilenmeye başladı. Önceleri doğduğu yer olan New Jersey'deki kilise korolarında şarkı söyleyen Whitney, zamanla profesyonelliğe adım attı.
11 Şubat 2012 günü, saat (TSİ) 23:55'de Beverly Hills'deki Beverly Hilton otelinde ölü bulundu. 18 Şubat 2011 tarihinde doğum yeri New Jersey 'de babasının yanında Fairfiew Mezarlığı 'na defnedildi.


Bu berbat seriyi (Otel odasında ölen ünlüler 1,2,3,4 ve 5) takip eden etmeyen herkesten özür dilerim. Ne iç karartıcı ne şirret bi konuymuş. Neyse ki bitti gitti, daha iç açan konularda buluşmak üzere sağlıcakla kalın.